ÇAYKUR, 2. SÜRGÜNDE TÜM YAŞ ÇAYA TALİP
Çaykur Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, yaş çay kampanyası ikinci sürgün döneminde dekar başına 400 kilogram olan üretici kotasını 500 kilograma çıkardıklarını ve bunun kurum için tarihi bir rekor olduğunu söyledi.
Çaykur Genel Müdürlüğü'nde basın toplantısı düzenleyen Genel Müdür İmdat Sütlüoğlu, ilk sürgün yaş çay kampanyası döneminde Çaykur'un üreticilerden 172 bin 430 ton, özel sektörün ise 182 bin ton yaş çay aldığı açıkladı. Özel sektörün ilk kez bir sürgünde Çaykur'dan daha fazla yaş çay alımı gerçekleştirdiğine dikkat çeken ve bu durumun üretici lehine olumlu bir gelişme olduğunu ifade eden Sütlüoğlu, şunları söyledi:
"Özel sektörün Çaykur'dan cazip olması ve vatandaşlara daha iyi fiyat vermesi önemlidir. Çaykur'la özel sektör yarışması vatandaşa yarar. Bu konuda doğru uygulamalar yapan özel sektör kuruluşlarına teşekkür ediyorum. İkinci sürgünde de vatandaşımız ilk sürgünde olduğu gibi çayını satmak için acele etmesin. Bize güvensin. Bizim dediğimiz her şey tatbik edildiğinde üretici mutlu oluyor. Çaykur'un düzenleyici görevi var ve biz bunu yapıyoruz. İlk sürgünde 400 kilo olan üretici kotasını 500 kiloya çıkardık. Bu Çaykur tarihinin en yüksek kotasıdır. Çayın tamamını almayı taahhüt ediyoruz. Özel sektör vatandaşı üzmesin. Çayın tamamını bize satmak gibi bir imkan var. Bunun için 5 haftalık bir alım süresi olacak. Vatandaş acele etmezse çayını rahatlıkla verebilir. Bu şekilde hareket ederse de üzülmez. Özel sektörün de çaya ihtiyacı var. Onlar da en az taban fiyat kadar fiyat verebilir. Hatta daha üzerine bile çıkabilirler. Vatandaşı korumak için çalışıyoruz. Bu kota artırımı da bunun bir göstergesidir. Bu piyasayı düzenlemek için bu silahlarımızı kullanıyoruz. Başka argümanlarda var ve ihtiyaç olursa onları da kullanmaktan tereddüt etmeyiz."
2016 yılının ilk sürgün yaş çay döneminde 400 bin ton yaş alımı yapılmışken bu yıl rakamın 350 bin ton seviyelerinde kaldığını ifade eden Sütlüoğlu, "Yaş çay rekoltesinde yüzde 11.5 kayıp oldu. Bunda iklim koşulları etkiliydi. Hava önce ısındı, ardından soğudu. Çay gelişemedi. Toprağın artık kimyasal gübre kullanımından dolayı bitkiyi besleyememesi durumu da etkili oldu. Bitkinin yaşlanması ve verimden düşmesi de yine rekolte kaybına neden oldu. Kötü çay toplama rekolteyi etkileyen nedenler arasında. İkinci sürgünde de çok güzel filiz göremiyoruz. Yeşil yaprak kalacak ki fotosentez ile yaprak filiz çıkarsın. Dipten toplama yapılınca filiz geç çıkıyor" dedi.
Beyaz çayda 191 kilo alım yapıldığını açıklayan Sütlüoğlu, üretici ve işçi ödemelerine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
"Mayıs ayı yaş çay bedeli olan 285 milyon lira ile budama bedelleri olan 163 milyon liranın ödemesi yapıldı. İşçilerimizin alacağı olan 25 milyon lira da hesaplarına aktarıldı. Ramazan Bayramı öncesi toplam 447 milyon lira ödedik. Bu yıl 43 bin 500 ton kuru çay, 53.2 milyon litre soğuk çay sattık. Bunun 8.5 milyon litresi ise ihracat olarak gerçekleşti."
Rize şekeri olarak adlandırdıkları Stevia bitkisinin gelecek yılda itibaren bölgede üretimine başlanılacağını açıklayan Sütlüoğlu, kalorisiz şeker elde edilen bitkiden şeker üretimi için fabrika kurma çalışmalarının da başladığını belirtti. Bölgenin yeni bir tarım ürünü ile tanışacağına vurgu yapan Sütlüoğlu, "Üreticimize yeni bir ek gelir kapısı açılıyor. Çaya tatlı bir kardeş geliyor" diye konuştu.
Organik çay tarımı konusunda açıklamalarda bulunan ve Doğu Karadeniz Bölgesi'nde yetiştirilen çayın tamamının organik olma özelliği bulunduğunu ifade eden Sütlüoğlu, "Üzerine kar yağan, haşere mücadelesi yapılmayan ve pestisit kalıntısı yer almayan dünyanın en sağlıklı çayı bizim. Çayımızın tamamının organik yaparak dünyanın en büyük organik sahalarını oluşturabiliriz. Böylece çayımız daha iyi fiyatlarda satılacak. Organik çayın üretiminde püf nokta organik gübre. Birkaç gübre tespit edildi. Güzel sonuçlar alındı. Bu yıl kapsamlı bir çalışmaya girildi. 21 firmanın organik gübresini deniyoruz. Bizim önderliğimizde çayla ilgili tüm kuruluşlarla konuyu takip ediyoruz. Gübrelerden alınacak sonuçları yıl sonunda açıklayacağız ve gelecek yıldan itibaren organik çay tarımına geçeceğiz. Vatandaşı üzmeden ve mağdur etmeden bu süreci hayat geçirmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.